Cumartesi, Mart 12, 2011

"HAYAT" YENİDEN

Yepyeni bir sayfa daha... Hayatımı daha kaç sayfaya sığdıracağım bilemiyorum. Yaşıyorum, evet. Hala dimdik ayakta durabiliyorsam, bu senin sayende sevgilim...
Yokluğun bile beni böyle tutabiliyorsa, varlığın beni ne hale sokar düşünemiyorum. Bazen "İyi ki burada değilsin," diyorum. Yoksa seni bu kadar özleyemezdim, yoksa yokluğun içimi bu kadar acıtsa da bir yerlerde var olduğunu bilmek rahatlatamazdı beni.
Yokluğuna alışmaya çalışıyorum. Gittiğin günden beri ev çekilmiyor artık. En sevdiğin koltuk boş, en sevdiğin çiçekler vazodalar yine. Kıyamadım hiçbirine. Hala senden bir şeyler aradığımdan belki de. O koltuğa ben bile oturmuyorum. Sadece karşısına geçip seni orada hayal etmekle yetiniyorum. En komik anlarımızı getiriyorum aklıma, gülmeye çalışıyorum ama bir türlü olmuyor. Yoksun çünkü. O günler seninle güzeldi, hayallerimde hep birlikteydik. Şimdi ne sen varsın ne de hayallerim. Daha böyle kaç gün geçecek bilmiyorum ama güçlü olmaya çalışıyorum yine de. Mutfakta bana yardım eden biri yok artık. İşime karışan, beğenmediği her şeyi hemen söyleyen ve kendi yapmaya çalışan, beni kıskanan, "Bunu giyme" diyen, kapıyı çarpıp giden, her şeye rağmen SENİ SEVİYORUM demesini bilen biri yok artık.
Bana kızıp evi terk edişlerini bile özledim. Ertesi sabah masum bir çocuk gibi benden özür dilemeni özledim. Bana sarılıp ağlamalarını özledim. O şen kahkahalarını özledim. Arkana dönüp gitmelerini özledim, Seni özledim, seni... Gelmeyeceğini bile bile her günümü, bugün belki geri döner umuduyla yaşıyorum. "Bugün gelecek." Gelmeyince, "Kesin bir şey olmuştur, işi çıkmıştır" diyorum. Avutuyorum kendimi. Daha ne kadar avutacaksam... Olmayan bir şeyi nasıl geri getirebilirim ki zaten. Giden gitmiş, yalvardığım halde kalmamışsa ne yapabilirim? Yeteri kadar savaştım; ama sensizlik bu savaşı kazanmaksa, ben kazanmayı değil, kaybetmeyi istiyorum. Yine eskisi gibi olalım, o ilk tanıştığımız güne dönelim istiyorum. Artık ne istersem isteyeyim olmayacak biliyorum.
Bugün yine aynı umutla kalktım. Kahvaltıyı senin istediğin gibi hazırladım. Sanki sen varmışsın gibi yaptım. Sen gittiğinden beri ilk kez bulaşık yıkadım. Tam istediğin gibi tertemiz oldu mutfak. Evi toparladım, sildim, süpürdüm. Hoşuna gidecek her şeyi yaptım. Sevdiğin müzikleri dinledim, resimlerimize baktım. Ne güzel günler geçirmişiz meğer, ne çok şey paylaşmışız. Birlikte neleri aşmışız ama kendimize gelince her şeyin altında kalmışız. Bir şeyleri yok etmişiz ya da yok olan bizmişiz...
Şimdi nerelerdesin kim bilir. Sen de beni arıyor musun acaba? Eksikliğimi hissediyor musun? Ama biliyor musun, alıştım yokluğuna. Eskisi kadar koymuyor gidişin. Gülebiliyorum artık. Evet gülebiliyorum. Senden sonra hayata küsen ben, şimdi yeniden başlıyorum hayata. Sensiz bir hayata... Güneş başka doğuyor artık, gün batımı daha bir kızıl. Geceleri korkmuyorum. Uykularım da kaçmıyor. Meğer ne güzel şeymiş uyuyabilmek... Bu ev, bu şehir başka güzel. Ben daha mutluyum. Koltuğuna oturuyorum, çiçekleri de attım. Artık geri dönsen de bulamayacaksın. Yine de güzel bir anısın benim için. Hatırladığımda gülüp geçebileceğim bir anı. Dikkat et, seni hatırladığımda gözlerim dolmayacak artık.
Heeyy HAYAT! Seni yeniden, en başından ve en güzel şekilde yaşamaya geldim. Kabul eder misin?

Nazmiye YILMAZ

Hiç yorum yok: